www.web-tasarim.info
Makaleler, web tasarım firmalarının internet siteleri, web tasarım ders siteleri, en iyi referans siteler, kişisel ve kurumsal siteler ve daha fazlası
28 Aralık 2008 Pazar
15 Eylül 2008 Pazartesi
Farklı Bir Emlak Sitesi
Geçenlerde ev ararken epey yorulmuştum. Emlak sitelerine bakayım dedim. İyi güzel hoş, aradıklarımı hemen buluyorum da ben tutacağım evin nerde olduğunu görmek istiyorum. Dedim google böyle bir şey yapsa da bu zahmetten kurtulsak. Harita üzerinden evleri incelesek. Neyse ki girişimci birkaç arkadaş yapmış beni de zahmetten kurtardılar. Sitenin adı: www.goobul.net
KPSS Belgesi ÖSYM Belgesi Ulaşmayanlar
Eğer herhangi bir ÖSYM belgesine ihtiyaç duyuyorsanız ve ÖSYM merkezlerine gidecek vaktiniz yok ise bu site tam size göre: www.kpssbelgesi.com . Adına aldanmayın diğer belgeleri de temin ediyorlar.
2 Ağustos 2008 Cumartesi
Bir Şiir
Bir şiir ile başlıyorum, bunlar ilk mısralarım
Karalıyorum istekli ama tutarsızca
Titriyor kaleme ürkekçe dokunan parmaklarım
Bir kuru cesaretim var ve yazıyorum arsızca
Bir şiir yazıyorum hayata ve benliğe dair
Bana yakın olsun istiyorum ve kadim dostum
Yalnız keder mi gerek olmak için şair
Bana bırakmayın ben hepsinden yoksunum
Bir şiir istiyorum senden ey kutsal kağıt
Sen nicelerine bağrını açtın, Yahya’ların, Akif’lerin ilhamıyla taştın
Her şey seninle yazıldı destan, şiir, türkü, ağıt
Bir ben kaldım yazılmadık bir de senin yadın
Bir şiir yazıldı bugün sessizliğe
Kaybolmak için ve unutulmak için
Gömüldü en derinlere, ebediliğe
Ne beğenilmek ne de sevilmek için
Karalıyorum istekli ama tutarsızca
Titriyor kaleme ürkekçe dokunan parmaklarım
Bir kuru cesaretim var ve yazıyorum arsızca
Bir şiir yazıyorum hayata ve benliğe dair
Bana yakın olsun istiyorum ve kadim dostum
Yalnız keder mi gerek olmak için şair
Bana bırakmayın ben hepsinden yoksunum
Bir şiir istiyorum senden ey kutsal kağıt
Sen nicelerine bağrını açtın, Yahya’ların, Akif’lerin ilhamıyla taştın
Her şey seninle yazıldı destan, şiir, türkü, ağıt
Bir ben kaldım yazılmadık bir de senin yadın
Bir şiir yazıldı bugün sessizliğe
Kaybolmak için ve unutulmak için
Gömüldü en derinlere, ebediliğe
Ne beğenilmek ne de sevilmek için
13 Ocak 2008 Pazar
Kaybetmenin Önemi
Bugün bir kez daha öğrendim kaybetmeyi. Kaç kere daha? İş de kaybetmek, sevgi de kaybetmek, yaşam da kaybetmek, arkadaşlarını, değerlerini, geçmişini, hayallerini, heyecanını, anılarını ve en son kendini kaybetmek... Bu kaçıncı... Ne zamana kadar sürecek bu? Benim gibiler kaybetmekten ne zaman vazgeçer ya da neden vazgeçer? Eğer elimdeyse bu, eğer yönetebiliyorsam o zaman... evet... evet, o zaman başarabilirim. Ama sanırım henüz hazır değilim kazanmaya.
Ama ben yine de kaybetmeye alışamadım, alışamam da. Her gün kaybetsem de ertesi gün yeniden başlıycam kazanmak için. Biliyorum belki bir gün "kazandın" diyecek birileri. Demeselerde başka şansım var mı denemekten başka, kazanmayı istemekten başka? Havlu atıp vaz mı geçeyim? Diğerleri kazanmaya devam mı etsin? Buna izin veremem. Kıskançlık değil bu, haddini bildirmek de değil, kazanmanın değerini bilmek. Bu değeri en iyi kaybeden bilir, hep kazananlar bilemezler.
Geliyorum kazanmak için, hele şu kelepçeleri bir çıkartayım, şu pırangadan bir kurtuluyum, şu duvarı aşayım, silahlı gardiyanlardan kurtuldum mu evet... o hayır köpekleri unuttum, kaçmalıyım kazanmak için.
... ya da durmalı mıyım? İnsanlar gibi, saatler gibi... kaybetmeyi kabullenmeli miyim? Diğerleri gibi... milyonlar, milyarlar gibi.
Belki bir gün şartlar oluştuğunda kazanmayı tekrar denerim ha. Evet... Evet... En mantıklısı bu, şartlar oluşunca... Ya oluşmazsa...
Şartlara şartlanamam, devam etmeliyim, herşeye rağmen, herkese rağmen, kendime rağmen. Kazanmayı asla öğrenemezsem ben de insanlara en son şunu söylerim:
"Dostlarım size nasıl kazanacağınızı anlatamam ama size nasıl kaybedilir öğretebilirim."
Ama ben yine de kaybetmeye alışamadım, alışamam da. Her gün kaybetsem de ertesi gün yeniden başlıycam kazanmak için. Biliyorum belki bir gün "kazandın" diyecek birileri. Demeselerde başka şansım var mı denemekten başka, kazanmayı istemekten başka? Havlu atıp vaz mı geçeyim? Diğerleri kazanmaya devam mı etsin? Buna izin veremem. Kıskançlık değil bu, haddini bildirmek de değil, kazanmanın değerini bilmek. Bu değeri en iyi kaybeden bilir, hep kazananlar bilemezler.
Geliyorum kazanmak için, hele şu kelepçeleri bir çıkartayım, şu pırangadan bir kurtuluyum, şu duvarı aşayım, silahlı gardiyanlardan kurtuldum mu evet... o hayır köpekleri unuttum, kaçmalıyım kazanmak için.
... ya da durmalı mıyım? İnsanlar gibi, saatler gibi... kaybetmeyi kabullenmeli miyim? Diğerleri gibi... milyonlar, milyarlar gibi.
Belki bir gün şartlar oluştuğunda kazanmayı tekrar denerim ha. Evet... Evet... En mantıklısı bu, şartlar oluşunca... Ya oluşmazsa...
Şartlara şartlanamam, devam etmeliyim, herşeye rağmen, herkese rağmen, kendime rağmen. Kazanmayı asla öğrenemezsem ben de insanlara en son şunu söylerim:
"Dostlarım size nasıl kazanacağınızı anlatamam ama size nasıl kaybedilir öğretebilirim."
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)